Bazıları için yaz tatili çoktan bitti, kimileri ise deniz sezonunu Ekim sonuna kadar uzatıyor. Bozcaada sonbaharda da kollarını açmış misafirlerini bekliyor.
Yaz tatilinin zaman sınırlarını genişletmek mi istiyorsunuz? Ya da kafa dinlemek, de – şarj olmak için sonbaharı tercih edenlerden misiniz? Belki de işler yazın sıcak gün – lerinde değil de daha ancak yeni yeni yol verdi sizlere. O zaman kendinizi, sizi tüm güzellikleriyle sarmalamaya hazır olan müthiş bir adanın kollarına bırakmaya ne dersiniz? Merak etmeyin, deniz keyfini de kaçırmadınız…!
İlk durak geyikli
Ege’nin eşsiz mavisinde bir mücevher gibi duran Bozca – ada’ya ulaşmak için, Çanakkale’nin Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesine ulaşmanız gerekir. Alkent dolaylarından yola çıktığınızı varsayarsak, Trakya üzerinden ortalama 350 km’lik bir yolculuğun ardından Geyikli’de olacaksınız. Çanakkale Boğazı’nı geçmek için artık köprüyü de kullanabilirsiniz. Köprü sayesinde yol, İstanbul’dan 50 km kadar kısalmış durumda. Çanakkale Boğazı’nı geç – tikten sonra Geyikli-Bozcaada tabelalarını takip ederek yaklaşık 50 dakikada Geyikli Yükyeri Feribot İskelesi’ne ulaşabilirsiniz.
İskeleden sokaklara
Geyikli’de kendinizi feribota attıktan sonra mis gibi deniz havası eşliğinde yarım saat gibi bir sürede Bozcaada’ya ulaşacaksınız. Adayla ilk fiziksel buluşmayı yaşayacağınız iskelenin bir tarafı Rum diğer tarafı ise Türk mahallesi olarak adlandırılıyor. Ayrıca merkezi yürüyerek rahatlıkla gezebilirsiniz. Özellikle Rum tarafının sokakları, günün her öğünü için leziz çeşitler sunan restoran ve kafelerle dolu. Fotoğraf çekmekten zevk alıyorsanız, adanın sokaklarının size müthiş malzemeler sunacağından emin olabilirsiniz.
İyi bir kahvaltıyı hakettiniz
İstanbul mekanlarının klasikleşen kahvaltılarından sıkıldıysanız tam yerine geldiniz. Bozcaada’nın meşhur kahvaltısını, farklı mekanlarda tadabilir, lezzetli kurabiyelerini deneyebilirsiniz. Kahvenizi ise kahvaltı yaptığınız yerin dışındaki mekanlardan birinde içebilirsiniz.
Balık hakkında her şey
Adanın restoranları kuşkusuz deniz ürünleriyle ön planda… Emin olun, girdiğiniz her mekan meze konusunda birbiriyle yarışacak kalitede menülere sahip. Restoranlara yaz sezonunda rezervasyonsuz giderseniz sıra beklemeniz kesin… Ancak sonbaharda huzurlu ve leziz bir yemeğin tadını çıkaracağınıza kefil olabiliriz. Adadasınız diye balık yemek zorunda değilsiniz. Ekim ayında, adada pizza dahi bulabilirsiniz.
Ekim sonuna kadar denize girebilirsiniz
Adada deniz mevsimi ekim ayının sonuna kadar sürüyor. Size ilginç bir bilgi de verelim… Deniz suyunun soğukluğuyla ün yapmış Bozcaada’da denizin en sıcak olduğu aylar eylül ve ekim… Tertemiz denizin keyfini şezlong ve şemsiye hizmeti veren özel plajlarda çıkarabileceğiniz gibi çevredeki sayısız ıssız koyda da zihninizi arındırabilirsiniz.
Adaya özel tatlar
Adanın şöhretine şöhret katan unsurlardan bir diğeri ise burada yetişen üzümlerle yapılan şaraplar. Eylülün ilk haftasında başlayan bağ bozumu etkinliklerinin oldukça renkli geçtiğini de bilginize sunalım. Merkezde de üreticilerin özel satış noktalarını bulabilirsiniz. Adaya özgü domates reçeli de kahvaltılarınıza ilginç bir tat katacak.
Farklı konaklama seçenekleri
Sonbaharda döneminde de olsanız Bozcaada’da konaklama seçenekleri oldukça fazla. İster merkezdeki eski taş evlerin otantik odalarında, isterseniz merkezden daha uzak kesimlerdeki bağ evlerinde konaklayabilirsiniz. Hangisini tercih ederseniz edin, ada havasını sonuna kadar içinize çekeceğinizden emin olabilirsiniz.
Bunları yapmadan dönmeyin
Adada yapmadan dönmeniz gereken bir aktivite daha var… O da Bozcaada’nın en batısındaki Polente Feneri’nin olduğu burna giderek, rüzgar güllerinin yanı başında gün batımını izlemek. Sonbahar huzuru adayı kapladığında, manzarayla aranıza girecek kişi sayısı da az olacaktır. Adanın bir başka sihirli köşesi ise Ayazma Manastırı. Çınar ağaçlarıyla süslü bahçesi ise tatilinizden aldığınız huzuru zirveye taşıyacak. Hadi daha ne bekliyorsunuz.