Muhalif bir sanat dalı: Karikatür

İçinde yaşadığımız dünyayı olduğu gibi kabullenmeyenlerin, muhaliflerin sanatıdır karikatür… Kelimelerle söylenemeyen, filmlerde, kitaplarda anlatılamayan hikayelerin tek bir karede ustaca betimlenmesidir.

Hafızamızda uzun uzun cümlelerde karşılık bulamayan bazı kavramlar, olaylar ya da tanımlar, bazen çizgilerle netleşir. Abartıyı, mizahı barındırdığı kadar kimi zaman gözlerinizi de doldurur bu çizgiler. Çok fazla şeyi, basit ve herkesin anlayabileceği bir dille sunar karikatürler bizlere ve muhaliftirler genellikle… Toplumsal yaşamın aksayan yanlarını; meydan okurcasına, açıklıkla yansıtırlar. Bu nedenle, iktidarlar ile araları genellikle açıktır karikatüristlerin. Tek bir sayfada birkaç çizgiyle anlatılanlar o kadar derindir ki, çizen kişiyi ışıklı masasından, penceresiz zindanlara atayabilir aniden. Alkent Yaşam’ın bu sayısında karikatürü ve karikatüristlerimiz işledik. Keyifli okumalar.

ANLAM YÜKLENMİŞ RESİMLER

Karikatür, Türkçe’ye Fransızca’dan geçen sözcüklerden biridir. Fransızca’ya ise İtalyanca’dan geçmiştir. İtalyanca yüklemek veya sorumlu tutmak anlamına gelen ‘caricare’ kelimesinden türeyen bu kavram, ilk olarak İngiliz doktor Sir Thomas Browne’un 1716 yılında yayımlanan ‘Christian Morals’ adlı kitabında kullanılmıştır. Karikatür, söz konusu kitapta geçen ilk haliyle ‘anlam yüklenmiş resim’ karşılığını bulmaktadır. Yani karikatüristler, kurgusal karakterler üretmekten çok, kendilerine has bir şekilde gerçek kişileri ve gerçek yaşamdan alıntıları betimlerler.

Leonardo da Vinci (1452 – Amboise 1519)

İLK KARİKATÜR ÖRNEKLERİ

Dünya tarihindeki ilk karikatür örneklerinin, insanın anatomik yapısındaki kusurları vurgulamak adına Leonardo da Vinci tarafından verildiği ifade edilir. 1598-1680 yılları arasında yaşayan ‘Gian Lorenzo Bernini’ ise bu alandaki ilk sanatçılardan biri olarak kabul edilir. İlk başlarda İtalyan ve Fransız aristokrasisi tarafından benimsenen karikatür sanatına yönelik çıkarılan ilk kitap ise 1762’de İngiltere’de yayımlanan Mary Darly’nin, ‘A Book of Caricaturas’ isimli eseri olmuştu.

COVID-19 ile ilgili bir karikatür

OSMANLI TOPRAKLARINDA…

Karikatür sanatı, Anadolu topraklarında da Batı etkisi altında gelişti. Osmanlı dönemindeki ilk karikatür 1867 yılında, ilk mizah dergisi ise Teodor Kasap tarafından Diyojen ismiyle 1870 senesinde yayımlandı. Ancak, karikatürlerin daha sık bir şekilde görülebilmesi için II. Abdülhamit dönemindeki İstibdat Dönemi’nin sona ermesini beklemek gerekiyordu. Buna karşın dönemin en önemli karikatüristleri arasında; Nişan Berberyan, Santr, Opçandassis, Ali Fuat Bey yer alıyordu. II. Meşrutiyeti takiben; Sedat Nuri İleri, Scarselli, Rigopulos, Mehmed Baha, Halit Naci, Münir Osman ve Cemil Cem çizdikleri karikatürlerle ön plana çıkmışlardır.

Oğuz Aral’ın unutulmaz karakteri Avni

..VE TÜRK KARİKATÜRÜ

Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Klasik Türk Karikatürü de büyük ustalara kavuştu. Karikatürler bu dönemde, fıkraların resimlenmiş hali gibi görünseler de geçmiş döneme benzer şekliyle, tümüyle yazısız anlatımlar da sıklıkla kullanılmaktaydı. Cumhuriyetle birlikte hayat bulan Klasik Türk Karikatürü döneminin en büyük sanatçıları arasında, kuşkusuz Cemal Nadir Güler gelir. Dönemin diğer sanatçıları; Münif Fehim Özarman, Ramiz Gökçe, Ratip Tahir Burak, Kozma Togo, Salih Erimez, Orhan Ural ve Necmi Rıza Ayça’dır…

Mehmet Zeber

YAZISIZ ANLATIMLAR

Türk karikatürünün evrelerinden biri olan ‘Çağdaş Dönem’ ise 1950’li yıllarla birlikte hayat bulur. Karikatür sanatı bu dönemle birlikte resimli fıkra kisvesinden arınmış, yazısız çizimler ön plana çıkmıştır. Eserlerini bu doğrultuda oluşturan; Turhan Selçuk, Ali Ulvi Ersoy, Nehar Tüblek, Semih Balcıoğlu, Altan Erbulak, Mustafa Eremektar (Mıstık) ve Oğuz Aral bu dönemin en önemli sanatkarları arasında yer alırlar. Onları Yalçın Çetin, Tonguç Yaşar, Tan Oral, Suat Yalaz ve Tekin Aral izlemiştir.

OĞUZ ARAL VE AVNİ

1970’lerin başında yenilenme dönemine giren Türk karikatür sanatçıları, soyut anlatımlarından uzaklaştılar ve yer yer çizgi romana özgü anlatım tekniklerinden de faydalanmaya başladılar. Altyazılar ortadan kalktı, çizimlerde konuşma balonları kullanılmaya başlandı. Çizgi romanlara özgü olan ünlem, sözcük ve işaretler de yine bu dönemde karikatür eserlerinde kendilerine yer buldular. Oğuz Aral, bu dönemin en önde gelen isimleri arasında yer almıştır. Onun yönetimini üstlendiği ‘Gırgır’ adlı mizah dergisinde Aral’ın yarattığı karikatür karakteri Avni, milyonlarca hayran kazanmıştır. Hasan Kaçan, Behiç Pek, Latif Demirci gibi isimler dönemin diğer ünlü karikatüristleridir.

ARAL’IN TAKİPÇİLERİ

Engin Ergönültaş, Can Barslan, Mehmet Çağçağ, Tuncay Akgün, Oğuz Aral ekolünün devamında yer almışlar, Kemal Aratan, Serhat Gürpınar, Yavuz Taran ise bir sonraki çizer kuşağının temsilcileri olmuşlardır. Bu dönemde Özden Ögrük gibi kadın çizerler de karikatür aleminde kendilerine yer bulmayı başarmışlardır. Cihan Demirci, Aziz Yavuzdoğan, Gani Müjde ve Metin Üstündağ gibi isimler ise hem çizer hem de yazar olarak diğer mizahçılardan ayrı bir konumda yer almışlardır.

Selma Emiroğlu ilk Türk kadın karikatürist

İlk Türk kadın karikatürist

Aynı zamanda İstanbul Operası solistlerinden ve pedagog olan Selma Emiroğlu, Cemal Nadir’in çıkardığı Amcabey dergisinde çizim yaparak karikatürcülüğe başladı. Türkiye’de ‘cumhuriyet tarihinin ilk kadın karikatüristi’ olarak kabul edilir.

..Ve karikatür müzesi açıldı

Türkiye’nin ilk Karikatür Müzesi 1975’te İstanbul Tepebaşı’nda kuruldu. Karikatürcüler Derneği’nin girişimi ile İstanbul Belediyesi tarafından Tepebaşı Semti’nde açılan müze, 12 Eylül 1980 tarihinde ihtilal nedeniyle bir süreliğine kapatıldı.

Karikatürcüler Derneği kuruldu

Karikatürcüler Derneği, 1969’da Ferit Öngören, Turhan Selçuk ve Semih Balcıoğlu tarafından kuruldu. Türk karikatürünün ülke dışında tanınmasını sağlayan dernek, yetenekli genç karikatürcülerin yetişmesine katkıda bulundu.

Son Eklenenler

Hayatlara dokunan bir psikoterapist: BAŞAK GÜRTEKİN TOPRAK

Bir Klinik Psikolog, Çift ve Aile Terapisti, akademik hayatını sağlık politikalarına adamış bir aktivist, aile şirketlerine danışmanlık...

Sanatın yeni merkezi: Galeri Beylikdüzü 

Galeri ve sergiler yoğun olarak İstanbul’un Nişantaşı, Taksim gibi bölgelerinde sanatseverlerle buluşur. 18 Haziran 2022’de kapılarını açan...

Yıldızlar ve tercihler arasında 2023: DEĞİŞİM ZAMANI

Koskocaman bir yılı daha geride bırakmak üzereyiz. Kimileri için çok iyi bazıları içinse türlü badirelerle doluydu muhakkak....

Yıllar geçse de üstünden…

Koca bir yıl daha geride kaldı. Elveda 2022, hoş geldin 2023… Çocuklar bir kez daha Noel Baba'ya...
spot_imgspot_img

İlgili Yazılar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

spot_imgspot_img